İlçemiz okullarında görevli Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmenleri ile mesleki bilgi, beceri, tutum ve değerler alanındaki gelişmelerine katkı sağlamak amacıyla İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü toplantı salonunda 26 Aralık 2019 Perşembe günü bir araya gelinerek bilgi paylaşımı yapıldı.

DÖGEP (Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmen Gelişim) programı kapsamında İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından hazırlanan Gelişim Planı çerçevesinde 2019 Aralık ayı konusu: "Kültür ve medeniyetimizdeki eğitim anlayışını yansıtan eserlerden seçilen yazılı metinlerin, klasik eserlerden hikâyeler ve özgün düşünceler içeren bölümlerin okunması ve değerlendirilmesi."

İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü Abdulkadir AK başkanlığında, ÇPAL Müdür Yardımcısı Din Kültürü ve Ahlk Bilgisi öğretmeni Yusuf YİĞİTER, Ayrancı Ortaokulu Din Kültürü ve Ahlk Bilgisi öğretmeni Yusuf ARLI, Ayrancı Kıraman Ortaokulu Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmeni Hatice ÖZ ve Kavaközü Ortaokulu Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmeni Mehmet Yaser YİĞİTER' in katıldıkları ve Ayrancı Kıraman Ortaokulu Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmeni Hatice ÖZ öğretmenimiz tarafından sunumu yapılan toplantıda;

  

 

Kültür ve medeniyetimizdeki eğitim anlayışını yansıtan eserler arasından, Nurettin Topçu'nun Maarif Davası kitabı seçilerek incelenmiştir.

    

                 GENEL SONUÇ VE ÖNERİLER

           1- Nurettin topçu felsefe, sosyoloji, psikoloji eğitimleri almış, milli bilinç ve ruh oluşturmak için çabalamış yazar, akademisyen ve fikir adamıdır.

           2- Kitaptan bazı kısımları aktararak konumuzla ilgili olan yönlerini ele almaya çalışacağız:

           3- Son iki asırda birçok yeni mektepler açıldı ancak bu mekteplerde eskinin taklidi yerine moda kelimesiyle ifade olunan yeninin taklidi yer aldı. Avrupa körü körüne taklit edilmek istendi. Lakin ilim sevgisi aşılanmadı; âlimin üstünlüğü ve cemaat içindeki önderliği telkin edilmedi. İlim bizim hayati menfaatlerimiz için vasıta olarak şekil olarak istismar edilmek istendi teknik putlaştırıldı.

           4- Yukarıda aktardığımız bölümde kısmi olarak yapılan yanlışlara değinilmeye çalışılmıştır. Eğitim anlayışımızın yanlış şekillendiğine vurgu yapılmıştır. Önemli olan hususun ilim sevgisi aşılanması olduğu söylenmiş âlimin üstünlüğünden bahsedilmiştir.

           5- Aktaracağımız bir diğer kısım ise şöyledir:

           6- "millet bünyesinde inkılaplar, mektepte başlar ve her milletin kendine özel olan mektebi vardır. Milli mektep, zihniyet ve örfler ile metotları ve müfredat ve ile terbiye prensipleri ve psikolojik temeller ile, hatta binasının yapı tarzıyla kendini başka milletlerinkinden ayırır. Bizde vaktiyle medrese milli mektepti. Lakin milletin ruhu ve içtimai inkişafını takip edememiş ve cihanın fikir ve irfan hayatıyla bağlarını çoktan koparmış olduğundan olduğu yerde enkaz halinde yıkıldı.

           7- Nurettin Topçu 'ya göre kültürle medeniyeti birbirine karıştırdığımız için Batı taklitçiliğine başladık. Medeniyet, insanlığın çalışarak ortaya koyduğu teknik eserlerin bütününden ibarettir. Kültür ise, bir toplumu kendi tarihi içinde meydana getirdiği değerler bütünüdür.

           8-Topçu eğitimin sorunlarını milli mektep kavramı çerçevesinde ele alır. Ona göre sorunun çözümü milli mektebin hayata geçirilebilmesidir. Milli mektep diye adlandırdığı eğitim sisteminin oluşabilmesi için gerekli olan unsurları dörde ayırır:

           A)Ders

           B) Öğrenci

           C)Öğretmen

           D)Öğretim

       9- Topçu eğitime bakışında güncel meselelerden hareket eder; sanki durum tespiti yapmak ister gibidir.

       10-Olan nedir? Olması gereken nedir? Bu gibi soruları sıklıkla sorar. Eğitim anlayışımızın dönüşmesi ve değişmesi üzerinde bu sorular son derece önemlidir.

       11-Ecdadın veraseti tarih şuuru içinde saklıdır. Eğitim ise maarifin hizmetidir. Bizde ecdat ruhunu yaşatıcı tarih şuurunu besleyen ve canlı tutan maarif olduğu gibi, onu yıkan ve çürüten de yine maariftir.

Eğitim özel ve üzerinde çokça çalışılması gereken bir konudur. Eserlerimiz de genel olarak üzerinde durulan ortak nokta bu husustur.

          Bir husus daha vardır ki son derece önemlidir:

Muallim; gençlere bilmediklerini öğreten bir nakledici değildir. Bu iş kitabın işidir.

Muallim ruhlar sanatkârıdır. Kaderimizin hakikatinin işleyicisi, karakterimizin yapıcısı, kalbimizin çevrildiği her yönde kurucusu odur. Topçu' ya göre öğretmenlik mesleği tüccarlık değildir. Öğretmenlik mesleği, maketçiliği ticaret edinen muallimliği esnaflık haline getiren kültürsüz fukaranın işi değil ruh işidir.

            Eğitimin temellendirilebilmesi için eğitimcinin temelinin de sağlam olması gerekir. Bundan dolayıdır ki eğitimci kendisini yenilemek adına her türlü gelişmeyi takip etmelidir.

          Ayrıca eğitimle ilgili klasik eserler ve değinilen hususlarla ilgili görüşler beyan edilmiş ve verimli bir gelişim programı ortamı oluşturulmaya çalışılmıştır.

           Burada incelenen kitabın bazı bölümlerine değinilmiştir ve toplantı esnasında konu geniş bir şekilde ele alınmaya çalışılmıştır.                                                 

Hatice ÖZ öğretmenimiz ilçede öğretmenlerimize yaptığı bu faydalı sunumu Kendi okulunda ARALIK ayının ikinci haftasında öğrencilerine de konferans düzenleyerek onların istifadesine sunmuştur.